Ihlara Vadisinden ovaya çıkışınızda sizleri görkemli Selime Kadetrali karşılar.
Bölgede yaşayan Ortodoks inancına sahip insanların Selime katedralinden ve manastırından çıkacak olan kararlara harfiyen uymaları,bölgedeki din adamalarının burada yetiştirilmesi,kilise içerisinde yapmış oldukları haç işaretli anahtar,bu manastırın geçmişteki önemini ortaya koymaktadır.
Selime katedrali ve manastırına çıkışta yüksek bir koridor karşımıza çıkar ki bu develerin çıkarıldığı kervan yolunun bir kısmıdır.Selime'de kurulan pazar nedeniyle,kervanlar Selime'ye gelmekte ve kervanların güvenliği için develer katedralin orta kısmına çıkarılmaktaymış.Bu kısmın üstünede Selime katedrali ve manastırı inşa edilmiş.Kayaların oyulmasıyla yapılan ve çoğu kiliseden oluşan yapılar Bizans sanatının izlerini taşır.
Kayalara oyulmuş yüksek bir yerde olan Katedral Kapadokya'daki dini kuruluşların en büyüklerindendir ve içinde iki sıra halinde sütunlar mevcuttur.Bu sütunlar Katedrali üç sahana ayırmıştır.Üç nefli bazilikal planlı kilisesi,bölgedeki bu plan tipinin tek temsilcisidir.Manastır,8. İle 9. yüzyıl veya 10. yüzyıla,kilisedeki figürlü freskler,10. yüzyıl sonu ile 11. yüzyıl başlarına tarihlenmektedir.
Sahneler: İsa'nın Göğe Çıkışı, Müjde, doğum, Üç Müneccimin Tapınması, Çocukların Öldürülmesi, Mısır'a Kaçış, Elizabet'in Takip Edilmesi, Vaftiz, Meryem'in İlk Yedi Adımı, Meryem'in Mabede Takdimi, Koimesis, Piskopos tasvirleri yer almaktadır.
Ayrıca katedralin üst kısmının kale olarak inşa edilmesi dikkat çekmektedir.Sur ve mevziler günümüzde de harabe şeklinde mevcuttur.Selime katedralinin en önemli özelliklerinden biri de bölgedeki din adamlarının burada yetiştirilmesidir.Bölgeyle ilgili toplantılar burada yapılmakta ve askeri üs burada bulunmaktadır.Katedral bölgede ilk yüksek sesli ayinin yapıldığı yerdir.
Selime Kapadokya'nın en büyük manastırıdır.Katedral içerisinde mutfak dikkat çekmektedir.Piramit şeklinde yapılan mutfakta etrafı aydınlatmak için kandil yerleri yapılmış ve yanında bağlantılı diğer odaları bulunmaktadır.Manastır ise iki katlı ve avlulu inşa edilmiştir.Bölgedeki kilise yaşamı MS XI. yy‘da Selçuklu Türklerinin buraya gelmesi ile son bulmakta olup,dini yaşam yüz yıllar boyunca türlü zorluklara rağmen devam etmiştir.
29355
Toplam Gösterim29153
Sayfa Gösterim202
Youtube Gösterim0
Google Gösterim