Pamukkale
+90 (258) 264 39 71
HİERAPOLİS ARKEOLOJİ MÜZESİ
Hierapolis Kentinin en büyük yapılarından biri olan Roma Hamamı, 1984 yılından bu yana Hierapolis Arkeoloji Müzesi olarak hizmet vermektedir.Müzede Hierapolis kazılarından çıkan eserlerin yanında Laodikeia, Colossae, Tripolis, Attuda gibi Lycos (Çürüksu vadisi) kentlerinden gelen eserler de bulunmaktadır. Ayrıca Tunç Çağı’nın en güzel örneklerini veren Beycesultan Höyüğü’nden elde edilen eserler müzenin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır.
Caria, Pisidya ve Lidya bölgelerindeki bazı yerleşimlerden ortaya çıkarılan eserler Hierapolis Müzesi’nde toplanmış ve sergilenmektedir. Hierapolis Hamamının bölümlerinden olan üç kapalı mekan ile doğu bitişiğindeki kütüphane ve gymnasium olarak bilinen açık mekanlar müze teşhir alanları olarak düzenlenmiştir. Açık teşhirde sergilenen eserler daha çok mermer ve taş eserlerdir.
Lahitler ve Heykeller Salonu: Bu salon, Hierapolis ve Laodikeia kazılarından çıkan eserlerden oluşmaktadır. Lahitler, heykeller, mezar taşları, mimari sütun paye başlıkları ve yazıtlardan ibarettir. Grek ve Helenistik orijinallerine bağlı olarak yapılmış Roma Dönemi’ne ait bu eserler içinde Tyche, Dionysos, Pan, Asklepios, İsis Rahibesi heykelleri bulunmaktadır. Mezar taşları ise yöreye ait geleneği simgeleyen aile mezarları ile ilgili örnekleri oluşturmaktadır. Laodiekia kentinde ortaya çıkan ve müzenin en güzel eserlerinden biri olan Sidemara tipi lahit, bir şehir meclisi üyesine (Arhon’a) aittir.
Küçük Eserler Salonu: Bu salonda İ.Ö. IV. binden beri birçok uygarlığa damgasını vuran küçük buluntular sergilenmektedir. Belirli bir kronolojiye göre sergilenen bu eserler Denizli ve çevresindeki bir çok arkeolojik yerleşimlerden elde edilen eserlerden oluşmaktadır. Bu salonda, dönemi itibariyle, eski uygarlığın güzel örneklerini veren Beycesultan Höyüğü kazısından çıkarılmış olan eserler ayrı bir önem taşımaktadır. İngiliz Arkeoloji Enstitüsü’nün 1954-1959 yılları arasında yaptığı kazı sonunda elde edilen bu eserler idoller, pişmiş toprak testi, tören (libasyon) kapları ve taş eserlerdir. Salonun diğer bölümlerinde ise Frig, Helenistik, Roma, Bizans dönemlerine ait, pişmiş toprak kandiller, adak kapları, cam kaplar, kolyeler, madeni takılar (yüzük, küpe, bilezik v.b.) sergilenmektedir. Ayrıca kronolojik bir sıraya göre sergilenmiş olan sikkeler bu salonun en önemli eserlerini oluşturmaktadır. Sikkenin ilk darpedildiği İ.Ö. VI. Yüzyıldan bu yana Helenistik, Roma, Bizans ve Selçuklu ile Osmanlı dönemlerine ait altın, gümüş ve bronz sikke örneklerini bu salonda görmek mümkündür.
Hierapolis Tiyatrosu Buluntuları Salonu: Hierapolis Tiyatrosu’nun sahne binasının fasadını süsleyen eserlerin bir çoğu restore edilerek müzenin bu salonunda teşhir edilmiştir. Sahne kabartmalarının bir kısmı yerinde (İnsitu) olup bir kısmını ise mülajlarla alınarak sahne binasındaki yerine kopyaları konulmuştur. Bu salonda yer alan eserler; Apollon ile Artemis’e ait mitolojik kabartmalar, Dionysos’un eğlence alayları ve Roma İmparatoru Septimus Severus’un taç giyme törenine ait kabartmalar, Persephone’nin Hades tarafından yeraltına kaçırılması, Apollon, Leto, Artemis, Hades ile ilgili heykeller, sfenksler, Attalos ve Eumenes’in büst heykelleri ile mimari kabartma örnekleri yer almaktadır. Ayrıca kentin tanrıçasının (Hierapolis’in) taç giyme töreni ve tiyatro ile ilgili meclis kararlarını belirten yazıtlar önemli eserlerdir.
12152
Toplam Gösterim12152
Sayfa Gösterim0
Youtube Gösterim0
StreetView Gösterim