Basın Sitesi, nilgül apartmanı, İnönü caddesi Numara 2/2 İzmir TR, 166. Sk. D:no2/2, 35150
0(232) 232 37 37 0(532) 769 97 43
Hemen hemen hepimizin vardır bir korkusu, çekincesi veya en azından iç ürpertisi; o koltuğa oturduğumuzda, başımıza geleceğini düşündüğümüz veya daha önce yaşadığımız deneyilerimizle yada kulaktan duyma zanlarımızdır bizi endişeye sevk eden aslında. Bahsettiğimiz koltuğun diş hekimi koltuğu olduğunu hemen anlamışsınızdır… Burada aslında bahsedilmesi gereken konu diş hekimi korkusunu yenmeye çalışmak değil, bu korkunun oluşmaması için yapılması gerekenler. Türk toplumu olarak kişisel temizliğimize özen gösterdiğimiz halde, yemeklerden önce ve sonra ellerimizi yıkama alışkanlığına sahip bir millet olmamıza rağmen diş temizliğine yeterince özen göstermemekteyiz Diş temizliğinin göstergesi kabul edilen diş macunu ve diş fırçası kullanma alışkanlığı ülkemizde gelişmiş ülkelere nazaran oldukça az sayılacak durumdadır; Türkiye’de kişi başına düşen yıllık diş macunu tüketimi son 5 yıl içinde artış gösterse de, 110 g ile halen gelişmiş ülkelerin gerisinde bulunuyor. Gelişmiş ülkeler de bu rakam 264-450 gr arasında değişkenlik göstermektedir. Her üç ayda bir kez değiştirilmesi önerilen diş fırçasında ise; kişi başına düşen yıllık tüketim de son 5 yıl içinde artış gösterse de, halen 1 âdetin altında bulunmaktadır, buradan da şu kanıya varabiliriz ki diş temizliğimize ülke olarak yeterince özen göstermiyoruz. Diş temizliğine özen göstermeyen toplumlar da diş çürüğü, diş eti hastalıkları ve diğer ağız ve diş sorunlarında fazlaca artmakta ve dolayısıyla kişisel temizliğimizde yaptığımız ihmali diş hekimine gitmekte de yaptığımızdan; diş tedavileri basit birer işlemle hallolabileceği halde; çok büyük dolgular, çürüğün sinire kadar ulaşmasından dolayı kanal tedavileri, diş apseleri, ilerlemiş diş eti hastalıkları, dişeti apseleri ve diş çekimi gibi daha zor ve ağrılı tedavilere dönüşüyor. Bunun sonucunda diş hekimi koltuğunda geçirilen süre uzayıp,yapılan tedaviler ağrılı, zahmetli,külfetli ve maliyetli hale dönüşmekte ve bunu takiben de kaybedilen dişler yerine yapılacak dişlerin işlemleri de en az bu kadar ağrılı, zahmetli, ve maliyetli hale gelmiş oluyor. Diş hekimi korkusu, diş hekimi fobisi oluşmaması, için ya da diş hekimine gitmekten imtina etmemek için ne yapmalıyız: Tabii ki kişisel temizliğimize gösterdiğimiz özeni ağız ve diş sağlığımıza göstermeli, her gün düzenli olarak dişlerimizi en az 3(üç) dakika fırçalamalı ve düzenli olarak diş hekimi ziyaretlerimizi yapmalıyız. Düzenli yapılan diş hekimi ziyaretleri sayesinde yukarıda bahsettiğimiz kötü ve olumsuz sonuçlarla karşılaşmadan çabuk ve koruyucu önlemler alarak sorun oluşmadan çözüme ulaşmış olacağımızdan emin olmalıyız. Hiçbir şey için geç kalınmış değildir bugünden itibaren zararın neresinden dönersek kar belleyip alışkanlıklarımızı bu yönde değiştirmekte acele etmeliyiz.
6007
Toplam Gösterim994
Sayfa Gösterim136
Youtube Gösterim4877
StreetView Gösterim