ADANA/KOZAN
Kozan ilçesinde, çarşı içinde bulunmaktadır. Hoşkadem Camii, Adana ili Kozan ilçesi merkezinde yer alan, Çukurova’nın Türklerin eline geçtiği ilk yılların eseri olması bakımından önemli bir yapıdır.
Caminin Kuzey kapısı üzerinde bulunan kitabesinde, Mısır Kölemen Sultanı Melik Zahir Seyfeddin Çakmak ümerasından Emir Aptullah Hoşkadem tarafından 852 H. (1448) tarihinde yaptırılmış olduğu kaydedilmektedir.
Mısır'da Türk hükümdarlarından olan Seyfeddin Hoşkadem (Es sultan el Meliki Zahir Seyfeddin Hoşkadem en nasır Eruni) unvanı ile 860–872 H. tarihinde hükümdar olmuştur. Camiye bu zat tarafından birçok vakıflar yapılmış olduğu ve bundan dolayı da camiye Hoşkadem ismi verildiği düşünülmektedir.
Bütünü ile dikdörtgen plan teşkil eden ve ulu camiler sınıfına dahil olan eserin gerek kesme taştan yapılmış beden duvarları üzerindeki kapı, pencere gibi organlarda kullanılmış olan formlar ve gerekse üst örtüyü teşkil eden kubbe Türk mimari anlayışına yabancı kalmakta ve daha çok Memluk mimari özelliklerini göstermektedir. Kesme taştan yapılmış olan duvarlarda çok az pencere vardır. Onbir basamak merdivenle çıkılan cümle kapısı iki dilimli büyük bir kemerin teşkil ettiği niş içinde renkli mermerden geçmeler halinde yapılmıştır.
Yay kemerli cümle kapısının üzerinde büyükçe bir kartuş içine yazılmış üç satırlık inşa kitabesi bulunmaktadır. Mekan taksimatı bakımından ulu camilerin plan şeması uygulanmış olan eserde, orta kısımda yer alan kare planlı ve dört kalın payenin taşıdığı büyük kubbeli kısım bulunmakta ve bunun dört yanında bir haç teşkil eden çapraz tonozlu yan bölümler büyük kemerlerle orta kısma açılmaktadır.
Dört köşede kalan kısımlar da gene tonozlarla örtülmüş, kıble duvarı ortasında bulunan mihrabın önündeki bölüm ise ortadaki büyük kubbeden daha küçük ölçüde ikinci bir kubbe ile kapatılmıştır. Mihrap önündeki kubbe Anadolu'daki diğer ulu camilerde daima görülen bir husustur.
Diğer taraftan orta kısmın üzerini örten kubbe şekil itibariyle çok değişik bir tarz olarak karşımıza çıkmaktadır. Üst üste iki kubbe halinde olan orta kubbeden alttaki büyük, üstteki ise daha küçük ölçüde yapılmıştır. Bu şekil kubbe Türk mimarîsinde fazlaca görülmemekle beraber orijinal olmadığı kanaatini vermektedir. Bu şeklin muhtemelen, orta kısmı örten büyük kubbenin üzerinde vaktiyle bir aydınlık feneri bulunmakta iken, sonradan yapılan onarımlarda fener kısmına da bir kubbe yapılmak suretiyle üst üste iki kubbeli hale getirilmek suretiyle bu şekli aldığı sanılmaktadır.
7331
Toplam Gösterim7331
Sayfa Gösterim0
Youtube Gösterim0
Google Gösterim