Emrah mahlasını kullanan birkaç ozan vardır. Ercişli ve Erzurumlu Emrah’lar. Aynı mahallası kullanmaları nedeniyle bu iki aşığın şiirleri yer yer birbiriyle karışmıştır. Son yıllarda araştırmacılar bu karışıklığı büyük ölçüde gidermişlerdir.
Erzurumlu Emrah, Erzurum'a bağlı eski adı Tambura, şimdiki adı Güzelyurt olan köyde doğdu. Babasının adı Mehmet, kendi adı Emrullah'tır. Doğum tarihiyle ilgili kesin bir bilgi yoktur. Ancak tahmini olarak 1814-1819 arasında doğduğu söylenebilir.
Emrah ilk gençlik yıllarında köyünden ayrılarak Erzurum’a yerleşti. Bir süre medrese eğitimi aldı. Daha sonra Trabzon’a gitmek üzere Erzurum’dan ayrıldı. Bu onun memleketinden ilk ve son ayrılışı oldu. Bir daha Erzurum’a dönmedi.
Hayatının sonuna kadar Anadolu’nun değişik yörelerini gezdi, durdu. Erzurum’dan ayrıldıktan sonra Bayburt ve Gümüşhane'ye uğrayarak Kop üzerinden Trabzon'a vardı. Bir süre aşıkların uğrak yeri olan Pazar Kapısı’ndaki Mazlumoğlu'nun kahvesine konuk oldu. Sazındaki ustalığı ve sesindeki ahenk sayesinde kısa bir sürede yöre halkının gönlünde yer etti. Trabzon’dayken bir ara Değirmendere tarafına gitti. Orada Güleser adlı bir kıza gönül verdi. Kızın ailesi rıza göstermeyince de gururu incinmiş bir halde yeniden Trabzon’a döndü.
Emrah Trabzon’dan 1837 yılında ayrılarak Kastamonu'ya geldi. Burada şehrin zenginlerinden Alişan Bey’in yardımıyla aranan bir aşık oldu. Başından bir de evlilik geçti. Ancak Alişan Bey'in ani ölümünden sonra burada kalmadı ve Çankırı’ya geçti. Çankırı’da Yusufzade’nin konuğu oldu. Yeşildirek kahvesinde çalıp söyleyerek kısa sürede bölgede tanındı ve sevildi. Çankırı’nın ünlü ozanı Sabri ile de tanışarak iyi bir dostluk kurdu. Bir süre sonra Çankırı’dan ayrıldı…
Konya ve Niğde’yi ziyaret ettikten sonra, Sivas’a geldi. Sivas halkı Emrah’ı hemen sahiplenerek bağrına bastı. Burada âşıkların uğrak yeri olan Havuzlu kahvede çalıp söylemeye başladı. Burada eşraftan Hacı Ali Bey’in aracılığıyla Mahi lakaplı Emine Hanım’la evlendi. İlk yıllarda mutlu bir beraberlikleri vardı. Mehmet adını verdikleri bir de çocukları oldu. Fakat sonradan bilinmeyen bir nedenle ayrıldılar. Bu ayrılık Emrah’ı çok etkiledi ve Sivas’tan ayrılmasýna neden oldu.
Sivas'tan ayrıldıktan sonra Tokat’ın Niksar ilçesine yerleşti. Artık yaşı da ilerlemişti. Niksar'da Acın Kızı adında bir kadınla evlenerek ömrünün sonuna kadar burada kaldı.
Emrah Tokatlı Nuri, Kastamonulu Meydani ve Kemali gibi Aşıklara ustalık etmiş, daha sonraki bir çok aşığı da etkilemiştir. Aruz vezniyle yazdığı bir çok gazel, murabba, muhammes ve müseddesleri vardır. Ancak halk arasında en çok bilinen şiirleri hece vezniyle yazdıklarıdır.
Erzurumlu Emrah'ın şiirlerinin bir kısmı Erzurumlu Abdulaziz Efendi tarafından 1916 tarihinde İstanbul'da bastırılmıştır. 56 sahife tutarındaki bu eserde tamamı aruz vezniyle olmak üzere 214 manzumeye yer verilmiştir.
Elde bulunan bir başka külliyat ise Emrah'ın çırağı Tokatlı Nuri tarafından hazırlanmıştır, bu divanda Emrah'ın 348 manzumesine yer verilmiştir.
Erzurumlu Emrah'ın şiirlerinde divan şiirinin tesiri görülür. Oysa Ercişli Emrah'ın şiirleri oldukça sade ve pürüzsüzdür. Erzurumlu Emrah'ın medrese tahsili yapmasına bağlıdır. Ercişli bu tahsilden uzak kalmıştır. Ercişli, Emrah badelidir. Erzurumlu ise bade içmemiştir.
Ercişli, din ve tasavvuf işlerine karışmamıştır, tamamıyla dünya adamıdır. Erzurumlu ise özden olmasa bile din ve tasavvuf işleriyle uğraşmıştır. Erzurumlu Emrah bir tarikat adamıdır. Ercişli'nin ise tarikatle ilgisi yoktur.
Öldüğü vakit Niksar'ın Karşıbağ Mahallesi'nin Tekkebayırı Semti'ndeki mezarına defnedilmiştir. Emrah'ın mezar taşına 1271 (1854) tarihi yazılmışsa da bu tarihten sonra da ölmüş olabilir.
15328
Toplam Gösterim15328
Sayfa Gösterim0
Youtube Gösterim0
StreetView Gösterim